21 Mart 2008 Cuma

Üç Büyükler Tarih Yazıyor!


Basketbolumuz Avrupa kupalarında en olgun sezonlarından birisini geçiriyor, üç takımımız iki farklı kupada çeyrek finale yükseldi, hatta Beşiktaş ile Galatasaray eşleştiklerinden bu sene bir ilk dört garanti durumda.. Efes Pilsen^in tekil başarılarından sonra böylesine üç farklı takımla başarılı olmak güzel oldu, gerçi bir dönem Efes - Tofaş ikilisi de Euroleague ve Koraç kupasından aynı gün elenerek bir kara gün yaşatmışlardı ama yine de başarılıydılar..
Şimdi her yerde "üç büyükler tarih yazıyor" manşetlerini görüyorum, aklımın almadığı bazı şeyler oluyor.. Bu üç büyük gerçekten de basketbolumuz için üç büyük müdür? Bir dönemler fırtına gibi esen Galatasaray çoktan tarih olmuş, basketbolu takip ettiğim 90 ortalarından beri de hiçbir başarıya ulaşamamış.. Aynı şekilde Beşiktaş küme düşmüş daha sonra durumu kurtarmıştır, yine 90 ortalarından beri başarısı yoktur.. Fenerbahçe bu ikiliden biraz sıyrılıp hep yukarılarda oynasa da yine 91'den beri şampiyonluk yüzü görememişti, peki bu takımların kaderi nasıl değişti? Fenerbahçe şampiyon oldu, diğer takımlar da destana ortak oldular.. Ülkerspor^un basketboldan çekilmesi ve ligi sponsorluklarla desteklemesi ile ancak bu takımlar başarılı olabildiler, şimdi bunda bir hata yok, sponsorluk olayını da destekliyorum ama bu durum bu üç takımı büyük olarak görmemi engelliyor maalesef.. Yıllarca futbolda bir futbolcuya harcadıklarının onda birini basketbola yıllık bütçe olarak ayırmakta zorlanan ve "sponsorluk" diye inleyen bu takımlar yine futbolda 150 milyon euro^nun üzerindeki borçlarına rağmen isimlerinin başına ya da sonuna sponsor adları koymazken basketbola yaptıkları üvey evlat muamelesi ile laf söyledikleri müessese klüpleri gibi oldular.. Arkalarına Ülker^i alan başarıya koşuyor, ama tarihi üç büyükler mi yazıyor yoksa Ülker mi bilemiyorum, Ülker^in yazdığı tarihi önemser miyim şu saatten sonra onu da bilmiyorum.. Basketbolu bırakıp giden ve kar amaçlı gören her türlü organizasyona kızgınım, kızmaya devam ediyorum.. Basketbolu sponsorluklarla destekledikleri düşüncesini de "reklam bedelini karşılıyordur dört takım" diyerek aklımda bir hizaya sokabiliyorum..
Şu sıralar kırmızı ışıklarla haşır neşir olan iktidarımız da eğer alkollü içeceklerle ilgili yasayı çıkartırsa Efes Pilsen de devrilecek, nerdeyse "Ülker Bizim Lig" adıyla oynanacak basketbol.. (eleştirilerin maddi olan kısımlarından Fenerbahçe^yi çıkartabiliriz, bir Galatasaray^lı olan beni bile tribünlere çeken basketbol tarihimizin en güzel takımlarından birini kurmuşlardı, ne yazık ki başında Halil Üner vardı..)


Not: Resim ntvspor.net'ten alınmıştır.

1 yorum:

hayalmeyal dedi ki...

açıkçası benim de sevincimi gölgeleyen bir durum bu. ülker reklamını yapıyor, başarı sadece ona yaradı diye düşünüyorum. efes pilsen gibi bir takım yıllarca yatırım yaptıktan sonra belki kapatılacak bile. ayrıca o üç büyüklerin gerçekten basketbola yatırım yapacak güçleri hiç mi yoktu, ülker olmasaydı şu anda yine belki isimleri bile olmayacaktı lig'de, avrupa'da..
üstelik ülker'in nasıl para peşinde olduğunu şampiyon takımı dağıttıkları zaman gördük, amaç basketbola yatırım olsaydı takım kapatmazlardı. ama istedikleri oldu işte, daha fazla para kazanmak istediler, daha fazla reklam yapmak istediler, kazandılar, yaptılar..
ben ellerinden geleni yapan oyuncularımızı tebrik etmek istiyorum sadece, özellikle fenerbahçe'de, yoksa üç büyüklerin ülker'li başarısı çok ilgilendirmiyor beni, çünkü niyetlerden şüpheliyim.