6 Ocak 2008 Pazar

Marcus Haislip


Türkiye^de basketbol oynayan yabancılardan kimisi karakteriyle kimisi de atletik yetenekleriyle kalbimi çalmayı başarmıştır.. Bu ikinci kategorinin benim için en önemli temsilcilerinden birisidir Marcus Haislip, hatta Pete Williams^tan boşalan "muhteşem smaçlar basan Amerikalı" kontenjanımı doldurmuştur.. Önce Ülkerspor^da oynamış, olaylı bir şekilde sezon ortasında bıraktıktan sonra bir sonraki yıl Efes Pilsen kadrosunda yer almıştır, iki takım için de iyi maçlar çıkarttığı gibi keyifsiz olduğu anlarda sallamadığı maçlar da olmuştur.. Bu sezon Efes Pilsen^den ayrılarak Unicaja Malaga ile anlaşmıştır..

Haislip, sahaya çıktığında yüzünde hep donuk bir ifade vardır, maç boyunca da değiştiğini fazla göremezsiniz.. Sanki üç-beş oyuncuyu potaya sokan smaçları, topları panyaya çarptıran blokları o yapmıyormuş gibi, sakin ve huzurlu bir ifadesi vardır.. Bu ifade çoğu zaman "gidecek mi acaba" endişesi ile karşılansa da onu tanıyanların alışkın olduğu bir şeydir, paniğe gerek yoktur.. Ülkerspor^daki son dönemlerinde başladığı üç sayı denemelerine, Efes Pilsen^de daha da arttırarak devam etmesi ligimizin heyecandan uzak antrenörleri için zorlayıcı oldu.. Haislip gerçekten çok iyi olan dış şutu ve hızlı ayaklarına rağmen 4 ve hatta zaman zaman 5 numarada kullanılmak zorudaydı, kalıplar böyle diyordu ve cesaretli antrenörler olmadığı için de Haislip harcandı.. Oysa ki Marcus Avrupa için ideal bir üç-buçuk olabilirdi, eşleşme problemleri yaratabilir ve rahat kullandığı üç sayılarla önemli bir skor opsiyonu olabilirdi.. Ancak ne Ergin Ataman ne de Oktay Mahmudi onu verimli kullanamadılar.. Böylesi bir adam da ligimizden çekip gitti..

Basketbol, en başında estetik bir spordur ve tribünlere izleyici çekebilmek için de Haislip tarzı oyunculardan daha iyisi yoktur.. Tbl Allstar 2006^yı genç basketbolseverlerden hangisi unutabilir, Haislip şu smacı basarken arkada oturanlardan birisi de benim ve itiraf edeyim o sene Nba Allstar yerine orada olmayı tercih ederdim.. Jeff Trepagnier ile beraber kaybedilmemesi gereken bir adamdı Marcus, umarım gelecek sezonlarda kendisini yine izleyebiliriz.. Şimdiye kadar gördüğümüz onun kapasitesinin sadece beşte biri kadar, tekrar Nba olacak oyunu sergilemesi yakındır..

2 yorum:

farawaysoclose dedi ki...

Haislip'den bahsedip 12 kasım 2006 efes pilsen fenerbahçe ülker maçı'nda Mirsad'a attığı yumruktan bahsetmemek olmamış.

Unknown dedi ki...

Haklısınız efendim, o olay hiç hoşuma gitmemişti.. Efes^in Koraç kupası zaferi kadar ilgi gördü medyadan, ondan dolayı unuttum belki de :)